Bulut Altyapısının Çevre Dostu Olmasının 4 Nedeni
Günümüzde yeşile dönme ihtiyacı hiç olmadığı kadar güçlü hale geldi. Bulut tabanlı teknolojiler, karbon emisyonunun önüne geçme konusunda büyük katkı sağlıyor. Bulut tabanlı hizmet sağlayıcılarının çok büyük bir bölümü yenilenebilir enerji kaynaklarından faydalanıyor.
Bulut bilişim son yıllarda ününü giderek arttırdı ve şirketler bulut tabanlı teknolojilere geçiş yaparak, esneklik, ölçeklenebilirlik ve tasarruf elde edebileceklerini öğrendiler. Fakat bulut bilişim sadece şirketlere değil, çevreye de büyük fayda sağlıyor. Veri yönetimini kendi bünyesindeki sunucularda yapan şirketler, karbon emisyonunu büyük ölçüde arttırıyorlar.
İçindekiler
Daha İyi Bir Altyapı Sunması
Bulut tabanlı hizmet sağlayıcılarının sunucuları, elektrik enerjisinin uzun mesafelere iletilmesi sürecinde büyük kayıplar yaşanmasını önlemek için, elektrik sağlayıcı tesislere daha yakın olarak konumlandırılmaktadır. Verilerini kendi bünyelerindeki sunucularda saklayan şirketlerin böyle bir imkanı bulunmaz. Bulut bilişim hizmet sağlayıcıları, üstün donanımları sayesinde güç ve soğutma sağlamak için daha az enerji tüketir.
Ölçeklenebilir Olması
Geleneksel yöntemlerle verilerini saklayan şirketler, verilerinde ani bir artış yaşanabilme ihtimaline karşı yüksek kapasiteli sunucuları tercih ederler. Ancak bu ani veri artışı oluşmadığı sürece gereksiz yere büyük bir enerji harcaması ve akabinde maliyetle karşılaşırlar. Bulut bilişim, şirketler için ölçeklenebilir olduğundan, büyük bir enerji tasarrufu sağlar. Yapılan araştırmalar, bulut bilişimi tercih eden firmaların 2 kat ile 4 kat aralığında verim artışı yaşadığını ortaya koymaktadır.
Donanım Yenileme Hızı
Verilerini geleneksel sunucularda saklayan firmalar, yüksek maliyetlerden ve sunucuları yenilemek için harcanacak vakitten tasarruf etmek amacıyla uzun yıllar boyunca aynı sunucuları kullanmaya devam ederler. Ancak bulut bilişimde sunucular, oldukça yoğun bir kullanımdan geçtikleri için, büyük olasılıkla daha kısa bir yaşam döngüsüne sahip olur ve daha sık yenilemeden geçerler. Öte yandan son teknolojilerle yenilenen sunucular, daha iyi enerji verimliliği sağlarlar. Bu da para tasarrufu ve uzun vadede sunuculara daha sık yenilenme imkanı sağlar. Bu döngü, çevre açısından bulut bilişimin ne kadar avantajlı olduğunu gösterir.
Daha Az Elektrik Kullanımı
Geleneksel veri saklama yöntemlerini tercih eden firmalar, kesintisiz güç kaynağı, soğutma sistemleri ve tonlarca elektrik faturası öderler. Öte yandan süreçlerini bulut bilişime taşıyan şirketler, elektrik faturalarından büyük oranda tasarruf ederler. Yapılan araştırmalar, e-posta, CRM ve daha fazla iş yazılımının bulut bilişime taşınması halinde, bu uygulamalar için harcanan toplam enerjiden yıllık yüzde 87 oranında tasarruf edilebileceğini göstermektedir.
Sonuç
Bulut teknolojisi, daha az karbon emisyonunun bir sonucu olarak iklim krizinin büyük oranda önüne geçmektedir. Bulutun, bilgi teknolojileri endüstrisinde birçok yönden devrim yarattığı görülmektedir. Firmalar bulut bilişime geçiş yaparak yüzde 77 daha az sunucu giderine, yüzde 84 daha az enerji tüketimine sahip olurken, şirket bazında ortaya çıkan karbon emisyonunu da yüzde 88 oranında azaltabilir.
DİA Yazılım olarak, firmalara enerji tüketiminden büyük oranda tasarruf etmelerini sağlamaya devam ediyoruz. DİA’nın bulut tabanlı ERP programını tercih eden firmalar, e-fatura gibi özelliklerden faydalanarak, kağıt tüketiminin de büyük ölçüde önüne geçmeyi başarıyorlar.
Siz de enerji tüketimi giderlerinden tasarruf etmek ve DİA’nın çevre dostu hizmetlerinden yararlanmak için hemen başvurun.